iş hukuku Gaziantep Avukatı

WhatsApp Üzerinden Yapılan Ayıp İhbarı Geçerli Bir İhbar Sayılır Mı?

Günümüzde ticari ilişkiler büyük ölçüde dijital platformlara taşınıyor. Özellikle WhatsApp gibi mesajlaşma uygulamaları, iş dünyasında sıkça kullanılıyor. Ancak bu yazışmaların hukuki geçerliliği uzun süredir tartışma konusu. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2024/6256 sayılı kararı, ticari uyuşmazlıklarda WhatsApp yazışmalarının delil niteliğini değerlendiren önemli bir içtihat sunuyor.

Olayın Arka Planı

Bir üretici firma, uzun süredir iş yaptığı tedarikçisinden silikon sipariş ediyor. Ürünler teslim alındıktan sonra üretim hattında sorunlar yaşanıyor. Ürünlerin tutuculuk oranının vaat edilenden düşük olduğu fark ediliyor ve firmanın üretim süreci aksıyor. Bunun üzerine firmanın yetkilisi, tedarikçi ile WhatsApp üzerinden iletişime geçerek yaşadığı sıkıntıları dile getiriyor:

  • “Son gelen silikonlarda problem var. Ürünler söz verdiğiniz kalitede değil.”
  • “İşte lot fotoğrafları, kontrol edip bize dönüş yapar mısınız?”

Bu yazışmalara rağmen tedarikçi iddiaları reddediyor. Üretici firma, sipariş edilen malların ayıplı olduğunu öne sürerek ödeme yapmıyor. Tedarikçi ise alacağını tahsil etmek için icra takibi başlatıyor. Üretici firma, bu takibe itiraz edince konu mahkemeye taşınıyor.

Yargı Süreci ve Mahkemelerin Değerlendirmesi

İlk Derece Mahkemesi, ayıp ihbarının yazılı olarak yapılmadığını ve WhatsApp yazışmalarının resmi bir delil niteliği taşımadığını belirterek davacı tedarikçi lehine karar veriyor. Bölge Adliye Mahkemesi de aynı görüşte. Mahkemeye göre, WhatsApp yazışmalarının hangi tarihte ve hangi siparişler için yapıldığı net değil ve bu yazışmaların şirketi bağlayıcı nitelikte olup olmadığı belirsiz.

Ancak Yargıtay, olayın bu şekilde değerlendirilmesini hukuka aykırı bularak kararı bozmuştur.

YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ 2023/4666 E. 2024/6256 K. ve 11.09.2024 tarihli kararında


“…………Her ne kadar Mahkemece ve Bölge Adliye Mahkemesince, davalı tarafından sunulan WhatsApp yazışmaları delil olarak kabul edilmemişse de; söz konusu yazışmalarda adı geçen kişinin davacı şirket yetkilisi olduğu, yazışma içeriğinde ‘son gelen silikonlarda problem olduğunun’ belirtildiği ve ürüne ait lot fotoğrafının da gönderildiğinin anlaşıldığı, buna göre söz konusu mallar yönünden ayıp ihbarı yapıldığı kabul edilerek yazışma içeriği mallar yönünden inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir…………………”

Sonuç

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin bu kararı, WhatsApp yazışmalarının ticari davalarda delil olarak kabul edilebileceğini gösteriyor. Ancak bu yazışmaların delil sayılabilmesi için:

✅ Yazışmayı yapan kişinin, şirketi bağlayıcı yetkiye sahip olması gerekiyor.
✅ Yazışmaların hangi siparişe ait olduğu açıkça anlaşılmalı.
✅ İçeriğin somut bir delil niteliği taşıması önemli (örneğin, ürün fotoğraflarının paylaşılması gibi).

Bu karar, ticari davalarda dijital delillerin önemini artıran bir içtihat niteliğinde olup, WhatsApp gibi uygulamalar üzerinden yapılan görüşmelerin sözleşmesel ilişkilerde bağlayıcı hale gelebileceğini ortaya koyuyor.

Dijital çağda, ticaretin büyük bir kısmı elektronik iletişim araçları üzerinden yürütülüyor. Yargıtay’ın bu kararı, işletmelerin iletişimlerini kayıt altına alma ve yazışmalarını dikkatli bir şekilde yürütme gerekliliğini bir kez daha vurguluyor. WhatsApp üzerinden yapılan yazışmaların hukuki geçerliliği artık daha sıkı kriterlere bağlanmış olup, ticari ilişkilerde delil niteliği taşıyabileceği kabul ediliyor. Bu nedenle, ticari ilişkilerde yaşanabilecek anlaşmazlıklarda yazışmaların somut ve açık olması, ileride hukuki süreçlerde büyük bir avantaj sağlayabilir.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Avukata Soru Sor
Call Now Button